ÇEKİŞMELİ BOŞANMA DAVALARI

Boşanma davaları Anlaşmalı Boşanma Davaları ve Çekişmeli Boşanma Davaları olarak ikiye ayrılmaktadır. Bu yazımızda size Çekişmeli Boşanma Davalarını, bu davaların Genel Boşanma Sebebi ve Özel Boşanma Sebepleri olarak ayrımlarını açıklayacağız.

Çekişmeli boşanma davaları

Çekişmeli boşanma davaları

Çekişmeli Boşanma Davaları, beyan edilen her hususta ispata muhtaç olduğundan ve teknik birçok detayı olduğundan; boşanma davası ile birlikte birçok talepte bulunulduğundan dava dilekçesinin çok iyi hazırlanması gerekmektedir. Çekişmeli Boşanma Davası açmadan önce mutlaka bir Boşanma Avukatı’na danışmalı ve dava sürecinizi bir avukat ile yönetmelisiniz. Bu durum geçmişe ve geleceğe yönelik olarak geri dönülemez hak kayıpları yaşamamanız adına çok önemlidir. Boşanma Davası açmak istiyorsanız Kocaeli’de bulunan ofisimiz Siyah Hukuk ve Danışmanlık Bürosu’ndan destek alabilirsiniz.

Çekişmeli Boşanma Davaları aile hayatını ilgilendirdiğinden Aile Mahkemeleri’nde görülür. Bu hususta öncelikle davanızı yetkili Aile Mahkemesi’nde açmanız gerekmektedir, aksi halde mahkeme görevsizlik kararı verebilir bu da sürecin uzamasına sebep verecektir.

Çekişmeli Boşanma Davaları tarafların kişisel hayatlarını ilgilendirdiğinden ve son derece subjektif olduğundan her dava kendisine özgü değerlendirilmektedir. Bu davada önemli olan her zaman iddia ettiğiniz hususları ispat edebilecek durumda olmanızdır.

Çekişmeli Boşanma Davaları öncelikle Türk Medeni Kanunu’nun yaptığı ayrıma göre genel boşanma sebebine göre veya özel boşanma sebeplerinden birine dayandırılır. Bu nedenle öncelikle boşanma sebebiniz tespit edilmelidir, her boşanma sebebinin kanunen ayrı değerlendirmesi ve şartları bulunmaktadır.

Boşanma kısaca “eşler hayattayken, kanunda öngörülmüş olan bir sebebe dayanarak, eşlerden birinin açacağı dava sonucunda evlilik birliğinin Aile Mahkemesi Hakimi kararı ile son bulması” olarak ifade edilebilir. Çekişmeli Boşanma Davasında eşlerden birisi dava açtığında, diğer eşin de kendi sebepleri ile kanunda öngörülen süre içerisinde karşı dava açma hakkı da bulunmaktadır.

Çekişmeli Boşanma Davalarında, ana talep Boşanma yani evlilik birliğine son verilmesi olup; bunun yanında boşanma davasının ferileri olarak nitelendirdiğimiz birçok talep bu davada öne sürülebilir. Velayet, nafaka, maddi manevi tazminat talepleri gibi.

Şimdi Boşanma sebeplerini inceleyelim.

A- Çekişmeli Boşanma Davaları ve Özel Boşanma Sebepleri

çekişmeli boşanma davaları

çekişmeli boşanma davaları

 1- Zina ve Çekişmeli Boşanma Davaları

 TMK madde 161: Eşlerden biri zina ederse, diğer eş boşanma davası açabilir. Davaya hakkı olan eşin boşanma sebebini öğrenmesinden başlayarak altı ay ve her halde zina eyleminin üzerinden beş yıl geçmekle dava hakkı düşer. Affeden tarafın dava hakkı yoktur.

-Evlilik birliği içerisinde zinadan söz edebilmek için eşlerden birinin bir defa karşı cinsten birisiyle evlilik dışı cinsel münasebette bulunması gerekmektedir. Zina, mutlak bir boşanma sebebidir ve Aile hakimi zina durumunu saptadığı zaman boşanmaya karar vermek zorundadır.

Zinaya ilişkin olarak dava hakkının düşmesi iki şekilde gerçekleşir. Bunlar kanunda belirtilen hak düşürücü sürenin geçmesi ve affetmektir. Zinada af olgusuna çok dikkat etmek gerekmektedir.

2- Kötü muamele ve Çekişmeli Boşanma Davaları

TMK madde 162: Eşlerden her biri diğeri tarafından hayatına kastedilmesi veya kendisine pek kötü davranılması ya da ağır derecede onur kırıcı bir davranışta bulunulması sebebiyle boşanma davası açabilir. Davaya hakkı olan eşin boşanma sebebini öğrenmesinden başlayarak altı ay ve her halde bu sebebin doğumunun üzerinden beş yıl geçmekle dava hakkı düşer. Affeden tarafın dava hakkı yoktur.

-Hayata kast, diğer eşi fiilen öldürmeye teşebbüs şeklinde olabileceği gibi, diğer eşi intihara teşvik şeklinde de olabilir. Kötü muamele, diğer eşin vücut bütünlüğü ve sağlığına yönelik saldırılardır. Aç bırakma, diğer eşin özgürlüğünü kısıtlama gibi örnekler kötü muameleye örnek verilebilir. Evli çiftlerden birinin diğerine karşı hakarette bulunması, onu küçük düşürmesi de onur kırıcı davranış olarak nitelendirilmektedir.

3- Küçük düşürücü suç işleme ve Çekişmeli Boşanma Davaları

 TMK madde 163:  Eşlerden biri küçük düşürücü bir suç işler veya haysiyetsiz bir hayat sürer ve bu sebeplerden ötürü onunla birlikte yaşaması diğer eşten beklenemezse, bu eş her zaman boşanma davası açabilir.

-Küçük düşürücü bir suçun evlilik tarihinden sonra gerçekleşmesi gerekmektedir. Suçun küçük düşürücü olup olmadığı toplumdaki algıya göre belirlenmektedir. Dolandırıcılık ve hırsızlık gibi suçlar küçük düşürücü suç sayılmaktadır. Sürekli sarhoş gezmek, kumar oynamak, genel ev işletme gibi eylemler de haysiyetsiz hayat sürmeye örnek verilebilir.

4-Terk ve Çekişmeli Boşanma Davaları

 TMK madde 164: Eşlerden biri, evlilik birliğinden doğan yükümlülükleri yerine getirmemek maksadıyla diğerini terk ettiği veya haklı bir sebep olmadan ortak konuta dönmediği takdirde ayrılık, en az altı ay sürmüş ve bu durum devam etmekte ve istem üzerine hâkim tarafından yapılan ihtar sonuçsuz kalmış ise, terk edilen eş, boşanma davası açabilir. Diğerini ortak konutu terk etmeye zorlayan veya haklı bir sebep olmaksızın ortak konuta dönmesini engelleyen eş de terk etmiş sayılır.

-Bu sebepten söz edebilmek için terk eden eşin evliliğin kendisine yüklediği yükümlülükleri yerine getirmeme amacında olması gerekmektedir. İş sebebiyle herhangi bir yere gitme, askere gitme gibi durumlar terk etme kategorisine dâhil edilemez.

5- Akıl Hastalığı ve Çekişmeli Boşanma Davaları

 TMK madde 165: Eşlerden biri akıl hastası olup da bu yüzden ortak hayat diğer eş için çekilmez hale gelirse, hastalığın gecikmesine olanak bulunmadığı resmi sağlık kurulu raporuyla tespit edilmek koşuluyla bu eş boşanma davası açabilir.

-Dikkat edilmesi gereken en önemli husus boşanma davası açıldığı zaman bu hastalığın var olması gerekmektedir. Ortak hayatın diğer eş için çekilemez hale gelip gelmediği hususuna hakim karar vermektedir.

B-Çekişmeli Boşanma Davalarında Genel Boşanma Sebepleri

çekişmeli boşanma davaları

çekişmeli boşanma davaları

-Şiddetli Geçimsizlik ve Çekişmeli Boşanma Davaları

 TMK madde 166: Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenemeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir. Yukarıdaki fıkrada belirtilen hallerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır. Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir.

Bu hükme göre, ortak hayatı sürdürme eşlerden beklenemeyecek derecede evlilik birliğini temelinden sarsmışsa, bu durum boşanma davası açılmasına sebep teşkil eder. Bu boşanma sebebinin var olup olmadığını hâkim takdir edecektir. Aynı şekilde evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle dava açılması kusur şartına bağlı değildir. Temelden sarsılmada her iki eşin kusursuz olduğu hallerde de dava açabilir. Ancak bu, kusurun hiç önemi olmadığı anlamına gelmez. Çünkü davalının, davacının daha kusurlu olduğunu ileri sürerek, davanın sonucuna etkili olması mümkündür. Kusurun ağırlığı, karşılıklı kusur söz konusu olan hallerde, dava hakkı yönünden önem taşır. Bu durumda kusur tespitleri önemlidir. Kusur tespiti yapılabilmesi için iddia edilen olguların ispatı çok önemlidir.

Yukarıda kısaca Çekişmeli Boşanma Davalarını anlatmışsak da; Çekişmeli Boşanma davaları çok daha uzun ve teknik davalardır. Kendisine özgü olmasından dolayı tarafların hak kaybı yaşamaması gerekir. Bu sebeple avukata danışması ve dava sürecini bir avukat ile yürütmesi önemlidir. Kocaeli’de bulunan ofisimiz Siyah Hukuk ve Danışmanlık Bürosu’na Boşanma Davalarınız için danışabilir, avukatlarımızdan destek alabilirsiniz.