TANIK

Tanıklık-ve-Tanıklıktan-Çekilme

Tanık, duruşmada bilgisine, görgüsüne başvurulan kimsedir. Tanık, üçüncü kişi olup davaya ilişkin hususlarda bilgisine başvurulmaktadır. Burada önemli olan tanıkların duyumuna değil bizzat edindikleri bilgiyi mahkemeye aktarmalarıdır. Tarafların kendi davalarında tanık olması mümkün olmamakla birlikte bu durum isticvap ile dinlenemeyen kişiler için mümkün olabilmektedir. Taraflardan birinin avukatı yargılama aşamasında tanık olarak dinlenebilmektedir.

Tanık beyanlarının değerlendirilmesi hakimin takdirindedir. Bu nedenle tanık ile ispat edilmiş hususlar kesin olarak ispatlanmış olarak kabul edilmemektedir. Davada taraf olmayan kişiler tanık olarak gösterilebilir. Tanık gösteren taraf, tanık dinletmek istediği vakıayı ve dinlenilmesi istenen tanıkların adı ve soyadı ile tebliğe elverişli adreslerini içeren listeyi mahkemeye sunar. Bu listede gösterilmemiş olan kimseler tanık olarak dinlenemez ve ikinci bir liste verilemez. İkinci tanık listesi verildiği takdirde mahkeme ikinci listedeki tanıkları dinleyemez.

Tanık listesinde adres gösterilmemiş veya gösterilen adreste tanık bulunamamışsa, tarafa adres göstermesi için, işin niteliğine uygun kesin süre verilir. Bu süre içinde adres gösterilmez veya gösterilen yeni adres de doğru değilse, bu tanığın dinlenilmesinden vazgeçilmiş sayılır.

Mahkeme, gösterilen tanıklardan bir kısmının tanıklığı ile ispat edilmek istenen husus hakkında yeter derecede bilgi edindiği takdirde, geri kalanların dinlenilmemesine karar verebilir.

Tanıkların Mahkemeye Daveti

Tanıklar mahkemeye tebligat ile davet edilmektedir. Tanık davetiye ile çağrılır. Ancak, davetiye gönderilmeden taraflarca hazır bulundurulan tanık da dinlenir. Şu kadar ki, tanık listesi için kesin süre verildiği ve dinlenme gününün belirlendiği hâllerde, liste verilmemiş olsa dahi taraf, o duruşmada hazır bulundurursa tanıklar dinlenir. Davetiyenin duruşma gününden en az bir hafta önce tebliğ edilmiş olması gerekir. Acele hâllerde tanığın daha önce gelmesine karar verilebilir. Tanığı davet, gerektiğinde telefon, faks, elektronik posta gibi araçlardan yararlanılmak suretiyle de yapılabilir. Ancak, davete rağmen gelmemeye bağlanan sonuçlar, bu durumda uygulanmaz.

Tanıklık etmek kanunen zorunlu olup usulüne uygun olarak çağırılıp mazeret bildirmeksizin gelmeyen tanık hakkında zorla getirilmesine karar verilir.

Çağrıya uyma zorunluluğu

MADDE 245- (1) Kanunda gösterilen hükümler saklı kalmak üzere, tanıklık için çağrılan herkes gelmek zorundadır. Usulüne uygun olarak çağrıldığı hâlde mazeret bildirmeksizin gelmeyen tanık zorla getirtilir, gelmemesinin sebep olduğu giderlere ve beşyüz Türk Lirasına kadar disiplin para cezasına hükmolunur. Zorla getirtilen tanık, evvelce gelmemesini haklı gösterecek sebepleri sonradan bildirirse, aleyhine hükmedilen giderler ve disiplin para cezası kaldırılır.

 

 

 

 

 

 

Mahkemece, davalı işverenden ücret ödeme bordroları, puantaj kayıtları istenerek, davacının imzasını içeren söz konusu belgeler yönünden, imzanın kendisine aidiyeti sigortalı tarafından kabul edilenler ile inkâr edilip de aidiyeti ehil bilirkişi incelemesiyle saptananlardan, yine sigortalı tarafından hata-hile-ikrah durumu iddia ve ispat edilemeyenler bakımından, işbu yazılı belgelerin aksinin eşdeğerde delillerle ispat edilene kadar geçerli olduğu hususu göz önünde bulundurulmalı; dönem bordrolarında kayıtlı sigortalılar çalışmaların ayda 30 günün altında bildirilmesi yönünden tanık sıfatıyla dinlenilerek ve iş yerinin kapsamı, kapasitesi ve niteliği nazara alınarak, eksik gün bildirimlerin nedeni ve dayanağı araştırıldıktan sonra toplanan tüm kanıtlar birlikte değerlendirilip elde edilecek sonuca göre bir karar verilmelidir. YARGITAY 10. Hukuk Dairesi  2021/557 E.  ,  2021/13675 K.

Tanıklıktan Çekinme Hakkı

Kanunda açıkça belirtilmiş olan hâllerde, tanık olarak çağrılmış bulunan kimse, tanıklık yapmaktan çekinebilir.

Kişisel Nedenler ile Tanıklıktan Çekinme

İki taraftan birinin nişanlısı, evlilik bağı ortadan kalkmış olsa dahi iki taraftan birinin eşi, kendisi veya eşinin altsoy veya üstsoyu, taraflardan biri ile arasında evlatlık bağı bulunanlar, üçüncü derece de dâhil olmak üzere kan veya kendisini oluşturan evlilik bağı ortadan kalkmış olsa dahi kayın hısımları, koruyucu aile ve onların çocukları ile koruma altına alınan çocuk tanıklıktan çekinebilir. Bu belirtilen kişilerin dışında kalanlar tanıklık yapmak zorundadır.

Sır Nedeniyle Tanıklıktan Çekinme

Kanun gereği sır olarak korunması gereken bilgiler hakkında tanıklığına başvurulacak kimseler, bu hususlar hakkında tanıklıktan çekinebilirler. Avukatlar, görevi sebebiyle saklamak zorunda olduğu konularda sır sahibi tarafından sırrın açıklanmasına izin verildiği takdirde, bu kimseler tanıklıktan çekinemezler.

Menfaat İhlali Tehlikesi Nedeniyle Tanıklıktan Çekinme

Tanık kendisinin veya yakınının menfaatinin söz konusu olduğu durumlarda tanıklıktan çekinebilir. Tanığın beyanı kendisine veya maddede yazılı kimselerden birine doğrudan doğruya maddi bir zarar verecekse, tanığın beyanı kendisinin veya kanunda yazılı kimselerden birinin şeref veya itibarını ihlal edecek ya da ceza soruşturmasına veya kovuşturmasına sebep olacaksa, tanığın beyanı, meslek veya sanatına ait olan sırların ortaya çıkmasına sebebiyet verecekse tanıklıktan çekinebilir.

Tanıklıktan çekinme hakkı olan bir kimse kanunda belirtilen durumlar mevcut ise tanıklıktan çekinme hakkını kullanamazlar.

Tanıklıktan çekinen kimse, çekinme sebebini ve bu sebebi haklı gösterecek delilini, dinleneceği günden önce yazılı veya davet edildiği duruşmada sözlü olarak bildirmek zorundadır. Mahkeme, duruşmada bulunan tarafları dinledikten sonra tanıklıktan çekinmenin haklı olup olmadığına karar verir. Tanık, kanuni bir sebep göstermeden tanıklıktan çekinir, yemin etmez veya göstermiş olduğu sebep mahkemece kabul edilmemesine rağmen tanıklık yapmaktan çekinirse beşyüz Türk Lirasından beşbin Türk Lirasına kadar disiplin para cezasına ve bu yüzden doğan giderleri ödemesine hükmedilerek, yeniden dinlenilmek üzere yargılama başka güne bırakılır.

Tanıklar, hâkim tarafından ayrı ayrı dinlenir ve biri dinlenirken henüz dinlenmemiş olanlar salonda bulunamazlar. Hakim, tanıkları dinlemeden önce yemin ettirir ancak bazı kişiler yeminsiz dinlenmektedir. Birden fazla tanık bulunması halinde tanıklar gerektiğinde yüzleştirilirler. Tarafların, tanığın sözünü kesmeleri, söz veya hareketle onu övmeleri veya tahkir etmeleri yasaktır.

Hâkim, tanığın tanıklığı esnasında yalan söylediği veya menfaat temin ederek tanıklık ettiği hakkında yeterli delil veya emare elde ederse bir tutanak düzenler ve bu tutanağı derhâl Cumhuriyet Başsavcılığına gönderir. Hâkim, tanığın ve suçta ortakları varsa onların tutuklanmasına da karar verebilir ve kovuşturma yapılmak üzere Cumhuriyet Başsavcılığına sevk eder.

Tanık vakıaların ispatlanmasında önemli bir delildir. Bu nedenle dosyaların sevk ve idaresinde ilişkin olarak profesyonel olarak çalışılması gerekmektedir

Ancak davacının bildirdiği diğer iki tanık dinlenmeden ve davacının 2005-2016 yılları arasında geçtiğini iddia ettiği Bilkent Şehir Hastanesi yapım işi dışında kalan çalışmaları yönünden fazla mesai yapıp yapmadığı hususunda araştırma yapılmadan karar verilmesi hukuki dinlenilme hakkının ihlalidir. Zira davacı delil listesinde tanık deliline dayanmış, yargılama sırasında da bu delilinden vazgeçmemiştir. Mahkemenin de Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 241. maddesi gereğince tanıkların bir kısmının dinlenilmesi ile ispat edilmek istenen husus hakkında yeter derecede bilgi edinildiğinden geri kalan tanıkların dinlenilmemesi yönünde verdiği bir kararı da bulunmamaktadır. O halde davacının bildirdiği bu tanıkların da Hukuk Muhakemeleri Kanununun 241. madde hükmü de gözetilmek suretiyle usule uygun şekilde dinlenmek suretiyle varılacak sonuca göre bir hüküm kurulması gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. YARGITAY 9. Hukuk Dairesi   2021/11648 E.  ,  2021/16012 K.

 

 

Diğer yazılarımıza da aşağıda bulabilirsiniz;

İş Hukukunda Ücret

Kamulaştırmasız El Atma Davası

Anlaşmalı Boşanma Dilekçe Örneği

İdare Hukuku Nedir ?

Tevsii Tahkikat

Medeni Hukuk